Şarköy’de başlayan orman yangını ikinci gününe girerken, alevler hâlâ kontrol altına alınabilmiş değil. Peki neden?
Öncelikle yanan bölgelerdeki orman dokusu büyük oranda kızılçam. Bu ağaç türü, reçineli ve son derece yanıcı bir yapıya sahip. Dahası, kızılçamın kozalakları yangın anında patlayarak metrelerce uzağa sıçrayabiliyor. Yani bir noktadaki yangın, saniyeler içinde başka bir alana taşınabiliyor.
İkinci neden arazi yapısı. Şarköy ve çevresi engebeli, kıyı şeridine yakın ve ulaşımı zor alanlarla dolu. Kara ekipleri için yangın bölgelerine ulaşmak saatler alabiliyor. Gece ise hava araçlarının devre dışı kalması yangının kontrolünü neredeyse imkânsız hale getiriyor.
Bu iki faktör doğrudan yangının büyümesini açıklıyor. Ancak meselenin asıl can alıcı kısmı yangın sonrası yeniden ağaçlandırma süreçlerinde.
Bugün hâlâ pek çok bölgede, yangın sonrası yeniden çam dikilmesi planlanıyor. Bu büyük bir hata.
Çünkü kızılçam, evet, hızlı büyüyor, ekonomik getirisi de yüksek. Ama ekolojik açıdan büyük risk taşıyor.
Yangına karşı dirençli değil.
Biyoçeşitliliği desteklemiyor.
Ve ne yazık ki her yıl tekrar tekrar yanıyor.
Peki ne yapılmalı?
Bu konuda Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı Orman Genel Müdürlüğü, birinci derecede yetkili.
Ayrıca ekoloji, botanik ve orman mühendisliği alanında çalışan üniversitelerden, uzmanlardan, STK’lardan görüş alınmalı.
Yeniden ağaçlandırma çalışmaları şu türlerle planlanmalı:
• Meşe (Quercus spp.): Derin köklü, geç tutuşan ve doğal yayılım gösteren
• Ihlamur, Dişbudak, Erguvan: Yerli türler, hem yangına dirençli hem de ekosistem dostu
• Karma orman modeli: Tek tip ağaç yerine karışık türler kullanılarak yangın direnci artırılmalı
Doğruyu söyleyelim: Bu yangınlar doğrudan insan kaynaklı.
• Yol kenarına atılan bir izmarit
• Ormanlık alanda bırakılan cam şişe
• Tarla temizliği bahanesiyle yakılan anız
• Tatilcinin keyfi için yapılan mangal
Bunların hepsi birer kıvılcım ve her kıvılcımın ardında bir orman yanıyor.
Ormanlar her yıl yanıyor, ama biz hiç ders almıyoruz.
Her yıl aynı manzarayı izlemekten yorulmadınız mı?
Yorumlar
Kalan Karakter: