İam inovasyon ve ar-ge merkezini kurarak kişisel ve kurumsal danışmanlığın yanı sıra inovasyon ve ar-ge süreçlerinde tam donanımlı danışmanlık faaliyetlerine hız kazandıran, Türkiye genelinde 75 il’de 120 Üniversite’de eğitim ve konferanslar veren Tuğba Özdenal ile Türkiye’nin ilk inovasyon markası “iam inovasyon ve ar-ge merkezinin” kurulumundan, danışmanlık hizmetlerinin kurum ve kuruluşlara artılarına kadar pek çok konuyu ele aldık. Oldukça keyifli röportaj sırasında Özdenal’in bilinmeyen pek çok yönünü de tanıma şansına sahip olduk. Türkiye’nin sayılı kadın kitle konuşmacılarından da olan Özdenal, Türkiye’de iş dünyasının, şirket ve kuruluşların seyrini tümüyle değiştirebilecek iam inovasyon ve ar-ge merkezinin çalışmaları hakkında da önemli bilgiler verdi.
Sizleri tanıyabilir miyiz?
Ben Tuğba Özdenal; Özdenal Akademi Eğitim Danışmanlık ve proje firmasının kurucusuyum. Tüm Türkiye’de eğitim ve proje faaliyetleri alanında hizmet veren bir firmayız. 2015 Yılında iam inovasyon ve ar-ge merkezi projesini hayata geçirdim. Şu an iam inovasyon ve ar-ge merkezinin yönetim kurulu başkanı görevini yürütüyorum. Eskişehir Anadolu Üniversitesi iktisat fakültesi mezunuyum, gelişim psikolojisi alanında kariyerime devam ediyorum. Yayınlanmış 3 kitabım var. Tüm türkiye’de 75 il’de eğitim ve projeler sürdürdüm. iam inovasyon ve ar-ge merkezi Türkiye’nin ilk inovasyon markası. Amacımız, tüm dünya’da bilinen ve hizmet veren Türk markası oluşturmak. Türkiye’ye hizmet veriyoruz. Sloganımız; “Siz kazanırsanız, Türkiye kazanacak.”
Türkiye’nin pek çok noktasında eğitimler veriyorsunuz. Bunun yanı sıra bildiğimiz kadarıyla yeni kitap çalışmalarınızda söz konusu. Biraz detaylandırır mısınız?
2016 yılında 4. Kitabım “Bi Konuşsak mı?” için çalışmalar yaptık. En son 2013 yılında 3. Kitabım Hayat Sana Ne Öğretir? Yayınlanmıştı. Hem iş hem de bireysel çalışmaları yürütmek çok zor ve son derece yorucu bir süreç olsa da çok heyecanlıyım.
İam inovasyon ve AR-GE merkezinin kuruluş fikri nerede ve nasıl doğdu?
2014 yılında eğitimdeydim. Eğitimde 30 iş adamı vardı, her biri çok farklı sektörlerde hizmet gösteriyordu. Eğitim esnasında bir beyefendi “Tuğba hanım eğitim önemli ancak diğer önemli olan şey yenilik yapabilmek, biz başarımızı ve firma gelişimlerimizi yeniliğe borçluyuz.” Dedi. O sırada aklıma gelen şey şu oldu. Keşke Türkiye’de inovasyon çalışmalarıyla ilgili hizmet veren bir kurum olsaydı dedim. Ben kafama koyduğum her projeyi mutlaka yaptım. Yeri geldi hiç uyumadım, çok zorlu süreçleri atlatmam gerekti ancak önemli olan sonuca odaklanmaktı. Bu aklıma takılan inovasyon süreciyle ilgili başladım çalışmalar yapmaya. İnovasyonun temeli ar-ge; ar-ge olmadan bu proje başarılı olmaz diye düşündüm. Projeyi hiç kimseye anlatmadım. Mutlaka “Yok olmaz. Güzel değil. Başarılı olamazsın.” ya da buna benzer şeyler duyacaktım. Kulağımı tıkadım ve odaklandım. Çok güvendiğim, eğitim sektöründe çok başarılı işler yapmış olan arkadaşımı aradım. “Seninle bir şey konuşmak istiyorum, görüşebilir miyiz?” dedim. İnanılmaz yağmurlu bir gündü. Ankara’da o kadar yağmurlu bir gün daha çok nadir geçirmişimdir. Bir araya geldik ve bir toplantı yaptık. Onunla görüşmeden önce ki çalışmalarımı çıkardım. Ben bir proje yapmak istiyorum, bana yardımcı olur musun? Dedim. Marka ilk önce, Türkiye İnovasyon ve ar-ge merkeziydi. Konuştuk, sohbet ettikçe yeni fikirler ortaya çıktı. Aklıma bir şey geldi, gel iam olsun marka dedi. Nasıl olacak? Dedim. iam inovasyon ve ar-ge merkezi olsun, tüm kelimelerin baş harfi bu dedi. Yağmurlu bir gündü ama ben yağmurun bereketine hep inanmışımdır. İçimde inanılmaz bir heyecan vardı. Şimdi daha çok çalışma zamanıydı. Mailleşmeye başladık, iam ile ilgili içerikler hazırladık ve merkez ofis aramaya başladık. Kış ayı, inanılmaz bir ayaz var. Arabayla her yere gidemiyoruz. Başladık ofis aramaya. Arkadaşımın eşi bana eşlik etti ve günde 14-15 km o Ankara ayazında başladık yürüyerek merkez ofisini aramaya. 1 saat yürüyor, emlak sorumlusu ile randevu alıyor biraz ayaküstü ısınıyor başlıyorduk devam etmeye. Tam 1 ay sonra Ankara Turan Güneş bulvarında merkezimizi bulduk. Belki şans, belki azimdi… İstediğinizi söyleyin ancak ben Allahın bize yardım ettiğine inanıyorum. Merkez ofisi tuttuktan sonra işler daha çok arttı. Bir yandan ofisin içini yaptırıyor, diğer yandan da işlere yetişiyordum. O dönemde, Kıbrıs, İstanbul, Sakarya, Kocaeli ve birçok şehirde eğitimlere gitmeye devam ettim. Ofisimiz de o kadar çok boya badana işi vardı ki, bizler de saten alçı yapmayı öğrendik. J ustalarla iyi bir iletişim kurduk, onlar boya yaptıkça bizler temizlik işine başladık. Kendi odamı yerleştirince ustalar başkanın gelmesini bekledi uzun bir süre… Ben koltuğa oturup gelin kahve içelim dediğimde ki yüz ifadelerini anlatmaya kelimeler yetmiyor, biz seninle mi saten alçı yaptık??? Diye şok ifadeleri vardı yüzlerinde. Doğu kültürüyle yetiştim. Annem Bitlis Adilcevazlı. Bizim kültürümüz de sahiplenme çok önemlidir. İşimize, ekmeğimize her zaman sahip çıktık. Bazen düşünüyorum, iyi ki yapmışız. Biliyorum ki, emek olmadan yemek olmuyor. Proje ekibimizle hep samimi ve iç içe olduk. Abi, abla ilişkisini çok doğru ve saygı çerçevesi içinde tuttuk. Acil durumlarda “Tuğba abla ben hastayım.” Diyebildiler. Biz bu saygı ve sevgiyle bir yılda 15 kişilik bir aile olduk…
Hedef kitlenizde kimler var?
Hedefimiz herkes. Kendisini geliştirmek isteyen firmalar, kurum ve kuruluşlar; herkes. Eğitimlerimiz ve projelerimiz alanlara göre dağıldığı için, doğru bir hizmet kalitesiyle her kuruma ve bireye hizmet veriyoruz.
İam – inovasyon ve AR-GE merkezinin çalışmalarını incelediğimizde bir “takım çantası” çarpıyor gözümüze. Nedir bu takım çantası ve içerisinde neler var?
Takım çantası, her kurumun ihtiyacını karşılayabileceğimiz bir güçte olduğumuzu gösteriyor. Proje ya da hizmet öncesi kurumla bir araya geliyor ve en az 2 kez toplantı yapıyoruz. Mutlaka ve mutlaka tüm toplantılarda olmaya özen gösteriyorum. İl dışında ya da farklı bir yerde program olsa bile kurum olarak içimizde organize edip toplantıları hep birlikte yürütüyoruz. Bizim için önemli olan firmanın ya da bireyin ihtiyaçlarını karşılayabilmek.
Verdiğiniz danışmanlık süreci sonrasında çalıştığınız kurumlara veya kuruluşlara ne tür artılar kazandırıyorsunuz?
Kurumların genel takip sürecini anketlerle yürütüyoruz. Mutlaka geri bildirim alıp kendi içimizde değerlendirmeler yapıyoruz. Mesela eğitim dışında projeler yapıyoruz. Büyük ödenekli olan projelerde birebir firma ile çalışıyoruz. Firma ile gerekli süreçleri takip ediyoruz. Birden fazla kez bizimle çalışmak isteyen tüm firmalar ve bireyler başarımızın bir ispatı diye düşünüyorum.
İam AR-GE’nin tercih edilme sebeplerini sıralayabilir misiniz?
İam inovasyon ve ar-ge merkezi Türkiye’nin ilk inovasyon markası. Ticari kaygılarından arınmış ve hizmet vermek için amaç ve hedeflerine ulaşmak için varolan bir kuruluş. Gerçekleştiğimiz projeler büyük bir özveri ve prensiple tamamlanıyor. Başarının temelinde sistemin olduğuna inanırım. Kurumumuzda ki ilk önceliğimiz sistemin ilerleyişi ve birlikte çalıştığımız kurumun talep ve öncelikleri.
İam bünyesinde ki eğitimlerin başlıklarına göz attığımızda “Düşünce haritaları tekniği” ve insanları tanıma sanatı” gibi başlıklar gözümüze çarpıyor. Biraz detaylandırabilir misiniz bu konuyu?
İş dünyası çok hızlı bir şekilde ilerliyor. Riskleri göze almadan başarılı olunamayacağı gibi kaliteli ve eğitimli bir ekip arkadaşı olmadan ilerlemekte çok zor. Amacımız kurumların sosyal alanlarda ki eğitim süreçlerini daha iyi bir noktaya taşıyabilmek. Bireysel ve kurumsal alanlarda eğitim verdiğimiz için, ilk toplantıda kurumumuzla ilgili detaylı bir proje dosyası bırakıyoruz. Kurum talep ettiği eğitimleri bizlere ilettikten sonra işin geri kalan kısmını ise bir sürdürüyoruz. Ar-ge ve inovasyon süreçleriyle ilgili en az 40 alanla farklı eğitim projeleri mevcut. Proje kelimesinin türkiyede çok yanlış anlaşıldığını düşünüyorum. Her iş bir proje değildir. Proje yönetimi talebin sürece yayılmasında ki temel taştır. Eğer süreç sistemli ve doğru adım atılarak olmazsa, proje kazandığı değeri kaybetmeye hazırdır.
Buradan kurum ve kuruluşlara söylemek istediğiniz bir şeyler var mı?
İam inovasyon ve ar-ge merkezi hizmet sektöründe ki boyutu çok farklı bir noktaya taşıyan bir kuruluş. Amacımız bireylerin, yöneticilerin, sektör alanlarının daha iyi bir noktaya gelmesini sağlamak. Kurum ya da bireyler bizlerle yapmak istedikleri süreçleri paylaştıkça bizlerde elimizden geleni yapmak için onlara yardımcı oluyoruz. Çünkü biliyoruz ki, Siz kazanırsanız, Türkiye kazanacak.
Yorumlar
Kalan Karakter: