EDİRNE'de tarihi dokusu ile dikkat çeken Kaleiçi semtinde, 119 yıllık sivil mimarlık örneği konağı satın alarak restorasyonunu yaptıran iş insanı Gül Ercan, butik otel olarak misafirlerini ağırlamaya hazırlanıyor. Ercan, 9 yılda restorasyonunu tamamladığı konağı 1 ay içerisinde açmayı planladıklarını belirterek, “Amacımız Edirne’ye 1906 yılında yapılan, daha sonra yok olan bu tarihi binayı tekrar kazandırmaktı. İnşallah 119 yıl yaşayan bina 200-300 yıl daha yaşar” dedi.
Edirne Valiliği tarafından 2018 yılında 'Altın Üçgen' olarak adlandırılan Selimiye, Eski Cami, Üç Şerefeli Cami ile Kaleiçi semtindeki konakları kapsayan 'Tarihi Konakları İhya' projesi devam ederken, en önemli örneklerinden birisi bitme aşamasına geldi. Edirneli iş insanı Gül Ercan’ın 2016’da satın alarak restorasyonunu başlattığı Kaleiçi’ndeki tarihi ‘Klara Konağı’ 1 ay içerisinde kapılarını açmaya hazırlanıyor. Ercan, 1906 yılında yaptırılan ve zamanla atıl hale gelen konağı butik otel olarak hizmete sunacaklarını söyledi.
‘AMACIMIZ BİNAYI 200-300 YIL DAHA YAŞATMAK’
Bir etkinlik için kente gelen Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma Vakfı’nı (ÇEKÜL) konakta ağırlayan Ercan, restorasyonda gelinen süreci anlattı. Uzman isimlerin konağı ziyaret edip, yapılan işleri değerlendirmesinin çok değerli olduğunu belirten Ercan, “Bu ziyaret benim çok hoşuma gitti. Bilen kişilerin, görüp fikir vermesi ve beğenmesi çok güzel bir şey. Restorasyonda 9’uncu yıla girdik. Titizlikle üzerinde durduk. Taş duvarlar, Batmanlı ustalar tarafından yapıldı. İşi, bilen insanlara verdik. Marangozum Safranbolulu. O çok harika, sanatsal şekilde iş çıkardı. Biblo gibi bir bina çıkardık. Hep ehil insanlara verdik yapılacak olan işleri. Amacımız Edirne’ye 1906 yılında yapılan, daha sonra yok olan bu tarihi binayı tekrar kazandırmaktı. İnşallah 119 yıl yaşayan bina 200-300 yıl daha yaşar” dedi.
‘1 AY İÇERİSİNDE AÇACAĞIZ’
Birinci sınıf butik otel olarak hizmet verecek konağın, 1 ay içerisinde hizmete açılacağını söyleyen Ercan, “Birinci sınıf butik otel olarak açıyoruz. Amacım burada Ermeniler, Yahudiler, Rumlar iç içe yaşamışlar Türk toplumuyla birlikte, o güzel mozaiği sergilemek. O nedenle de Klara Konağı diye koydum adını. Çünkü bir Yahudi konağı bu. Ama uğraşarak bu hale getirdik. Aynı şekilde görsünler, gelsinler kendi evlerinde kalsınlar, mutlu olsunlar. Eski hayallerine kavuşsunlar istedim. Yaklaşık 1 ay içerisinde açacağız burasını” diye konuştu.
‘SİVİL MİMARLIK ÖRNEĞİNİ GÖRMEYE GELDİK’
ÇEKÜL Vakfı Genel Sekreteri Ilgın Sözen de, konaktaki restorasyonun aslına uygun olarak yapılmasının önemine değinerek, “Gül Hanım'ın yaptığı 9 yıldır uğraştığı, detaylarıyla birebir birebir özüne uygun olarak; bizim en çok gördüğümüz sivil mimari örneklerinde beklediğimiz örneğini görmeye geldik. Klara’nın evi artık Gül hanımın evi oldu. İnşallah konuklarıyla beraber tüm Anadolu'muzu, tüm yabancıları burada ağırlayacağız. Edirne çok güzel, bir sürü kırsal mimari örneğini gördük. İnşallah Gül bu çabasını başka evlerde de gösterecek, onları da Edirne’mize katacak” şeklinde konuştu.
Yorumlar
Kalan Karakter: