Ergene'de Balık Yerine Ayakkabı Çıktı
Rahim Taşkın/Ünzüle Coşkun (ÇHBR) - CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun yıllardır Trakya halkını kirliliği ile tehdit eden Ergene Nehri'nin temizlenmemesini balık tutmaya çalışarak protesto etti.
Trakya halkını kirliliği ile tehdit eden çevresine adeta zehir saçan Ergene Nehri’nin hala temizlenememesine dikkat çekmek için CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun nehir kıyısına giderek olta attı. Ergene Nehri Ballıhoca mevkiinde düzenlenen eyleme Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, Muratlı Belediye Başkanı Nebi Tepe, CHP Tekirdağ İl Kadın Kolları Başkanı Nurten Yontar, CHP Muratlı İlçe Başkanı Ufuk Gençtürk, CHP Ergene İlçe Başkanı Erdinç İrel ile çok sayıda partili katılım sağladı. “Zehir solumak istemiyorum” pankartları ile zehir akan suda balık tutmaya çalışan vatandaşların oltalarına ise ayakkabı takıldı.
“22 BALIK TÜRÜNDEN ESER YOK”
Bir zamanlar 22 balık türünün yaşadığı nehirden artık sadece ayakkabıların çıkmasını eleştiren CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, “Bugün Ergene Nehri’nde balık tutma etkinliği yaptık. Bakın balık tutmaya çalışırken oltamıza ayakkabı takıldı. Üzülerek söylüyorum ki biz sanayileşmeyi beceremedik ve dünyanın cennet ülkesini kendi elimizle zehirliyoruz, kirletiyoruz. Sanayileşirken çevresel duyarlılığa dikkat etmiyoruz. Fabrikalardan çıkan atıkları, zehirleri nehirlere boşaltıyoruz. Aslında zehri nehirlerimize değil, kendimize, kendi çocuklarımıza, geleceğimize boşaltıyoruz! Ergene Nehri, bir zamanlar 22 balık türünün yaşadığı ülkemizin en güzel nehirlerinden biriydi! 283 kilometre uzunluğu ile Trakya’yı boydan boya kat eden, gümbür gümbür çağlayan bu nehri, kendi elimizle zehir çağlayan nehre dönüştürdük. Üzülüyorum, bir ülke nasıl kendi geleceğini böyle boğabilir, anlamak mümkün değil! Peki kirlettik, o zaman nasıl oluyor da temizlemiyoruz, temizleyemiyoruz veya bu kadar vurdumduymaz bir halde ağırdan alarak temizlik işini askıya alıyoruz! Burada AK Parti iktidarının günahı büyüktür. 16 sene boyunca çevre-sanayi dengesi içinde bir kalkınma modeli getirmediler. Denetim yapmadılar, kirletilen nehri temizlemek için verdikleri sözü tutmadılar” dedi.
“ERGENE’NİN KİRLİLİK ORANI ARTTI”
2011 yılında Ergene Nehri’nin temizlenme projesine başlanmasına rağmen 2018 yılında aynı zehir buradan akıyor diyen Aygun, "Haliç'i nasıl temizlediysek Ergene Nehri'ni de öyle temizleyeceğiz” dedi. Peki bu sözü verdiği tarihin üzerinden 7 sene geçti. Kendisi Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturdu, ama nehrin temizlenmesini bırakın, kirlilik tavan yaptı. Dönemin Orman ve Su İşler Bakanı Veysel Eroğlu’nun 2011’de Çerkezköy’de açıkladığı Şafak Harekâtı adlı çevre projesinin üzerinden de 7 sene geçti. Bırakın nehrin temizlenmesini, kirlilik oranı her geçen artıyor. Sorarım size 3 milyon 240 milyon lira ayrıldığı söylenen bu proje kaynakları nereye gitti? 2019 yılı sonuna kadar bitirilecek bu proje ile güya yine 22 çeşit balık tutabilecekmişiz! Ne 22 çeşit balığı, oltamıza balık değil, atıklar takılıyor! 22 çeşit balığı geçtik, tek çeşit balık tutabilirsek ne mutlu bize! Bakın Türkiye dönemsel olarak şiddetli bir kuraklık sürecine girdi. DSİ verilerine göre 112 milyar metreküp olan toplam kullanılabilir su miktarımız bulunuyor. Kişi başına düşen su miktarı 1520 metreküp düzeyinde. Dünya kriterlerine göre, bu rakam, Türkiye’de su sıkıntısı olduğunu ortaya koyuyor. Türkiye’nin maalesef 2050 yılına geldiğinde su fakiri ülkeler arasına girmesi bekleniyor. Durum bu kadar vahim iken biz en güzel nehirlerimizi kirletip, kaybediyoruz. Çevre değerlerini dikkate almayan sanayileşme sürdürülebilir değildir. Ergene Havzasında fabrikalar arıtmasız su deşarj ediyor. Şu anda Ergene maalesef, suyunu bu yüzden kaynağında kaybediyor. Su kalitesi, 4. Derecede. Yani en düşük su kalitesi olan bir nehir. İçinde siyanür bile var. Bu ekosistemimizi, Trakya’mızı da tehdit ediyor. İnsan ve ekosistemimiz, sağlığımız, tarımsal üretimimiz yok oluyor. Bu kirli su ile tarlalar sulanıyor. Bu yüzden herkesin sağlığı için alarm vermemiz gerekiyor!” dedi.
“ŞAFAK OPERASYONU HIZLANDIRILMALI”
Ergene Nehri’ni geri kazanmak için çok az bir sürenin kaldığını ifade eden Aygun, “Şu anda Ergene, orta derecede tehdit altında. Yani geri kazanmak çok zor olsa da halen mümkün. Ama biz hala zamanı hoyratça kullanıyor, nehri temizlemekte oldukça ağır hareket ediyoruz! Bu şekilde davrandığımız sürece, nehri belki de artık kazanamayacak hale geleceğiz! Kırklareli, Edirne ve Tekirdağ için yaşamsal önemdeki bu nehir bir an önce temizlenmelidir. Bakın Çevre Mühendisleri Odası Haziran ayında bir rapor yayımladı. Raporda, Büyük Menderes, Kızılırmak gibi Ergene nehirlerinin durumlarının çok kötü olduğunu, bu nehirlerin açık kanalizasyona dönüştüğünü söyledi. Durum ne kadar vahim. Ergene için açık kanalizasyon deniyor! Düşünebiliyor musunuz Türkiye’de 186 Organize Sanayi Bölgesinden yüzde 56’sında atıksu arıtma tesisi yok! Böyle sanayileşme olmaz olsun! Ergene Nehri’nde bir çevre felaketi yaşanıyor. Burada canlı yaşaması imkansız hale geliyor. Tarım alanlarının sulandığı bu nehir, hepimiz için sağlık tehdididir. Düşünebiliyor musunuz Ergene Nehri’ne debisinin üç katı kadar atık su veriliyor! Yine 1 milyonu aşan nüfusun günde 230 bin metreküp evsel atığı hiç arıtılmadan nehre akıtılıyor. Şafak Operasyonu hızlanmalıdır. Artık Ergene Nehri’nde şafak vakti bitmiş, akşam olmak üzeredir. Gece olduğunda nehri belki de görmemiz mümkün olmayacaktır. AK Parti İktidarını, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’u hemen şimdi göreve çağırıyor, Ergene için çevresel seferberlik ilan edilmesini istiyorum. Bu ülkemize, geleceğimize, çocuklarımıza, torunlarımıza en büyük borcumuzdur!” dedi.