Emekçinin Koronavirüs İsyanı, "En Azından Bu Defa İşçiyi Düşünün"
Rahim Taşkın/Ünzüle Coşkun (Çorlu Haber) – Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını ile ilgili ardı ardına genelgeler yayımlanıyor. Birçok fabrika üretime geçici süre ile ara verirken üretim faaliyeti devam eden fabrikalardaki emekçiler ve ailelerinin endişesi giderek artıyor.
Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve 20’den fazla ülkeye yayılan koronavirüsü, Türkiye’de ilk olarak 10 Mart tarihinde görüldü. Tedbir amacıyla eğitime ara verilirken salgın ile ilgili ardı ardına genelgeler yayımlandı. Yetkililer sık sık vatandaşlara evde kalmaları, gerekmedikçe sokağa çıkmamaları konusunda uyarılarda bulunuyor.
“İŞÇİ SERVİSLERİ NEDEN DENETLENMİYOR”
Özellikle Trakya genelinde bulunan fabrikalarda milyonlarca emekçi koronavirüs salgınına karşı çalışmak zorunda. Bu kapsamda bazı fabrikalar üretimlerine ara vererek çalışanlarının sağlıklarını ön planda tuttu. Bazı fabrikaların ise üretimleri hala devam ediyor. İçişleri Bakanlığı 25.03.2020 tarihli bir Genelge yayınlayarak, şehir içi ve şehirlerarası toplu yolcu taşımacılığına getirdiği araçların kapasitesinin yüzde 50'si kadar yolcu taşıma, şehir içi personel taşıyan araçları kapsamadığını duyurmuştu. 26 Mart’ta konu ile ilgili olarak yayımlanan ek genelgede, personel ve işçi servislerinin yüzde 50 kapasiteden muaf olduğuna dair istisnanın kaldırıldığı duyuruldu. Araç içindeki yolcuların oturma şekli yolcuların birbirleriyle temasını engelleyecek şekilde olması gerekiyor. Yolcu sayısının yarıya indirilmesi ve koltuk arası boşluk bırakılmasını kapsayan bu uygulama ne yazık ki işçi servislerinde uygulanmıyor. Peki, işçi servisleri neden denetlenmiyor?
“EN AZINDAN BU DEFA İŞÇİYİ DÜŞÜNÜN”
İşe giderken, çalışırken yan yanayız diyen ve endişesini dile getiren S.P., “Yetkililer her yerde evde kalın dışarıya çıkmayın diyor. Peki bizim gibi ailelerini geçindirmek için çalışanlar ne olacak. Biz sabah ailemizle vedalaşarak çıkıyoruz başımıza ne geleceği belli değil. Sabah işçi servisleri ful dolu gidiyor. Öyle yüzde 50 kısıtlama filan yok. Parasını vererek yolculuk yapanların canları kıymetli de para kazanmak için evinden çıkmak zorunda kalanların canları kıymetli değil mi? İş yerinde bantlarda dip dibe çalışıyoruz eminim diğer fabrikalarda da durum aynıdır. Ama öğle yemeğine 10 kişi 10 kişi gidiyoruz gerekçesi ise sosyal mesafeymiş. İşe giderken, çalışırken bulaşmayan virüs yemek sırasında mı bulaşacak. Bir kişide zaten bu virüs tespit edilse hepimizi almaları gerekecek çünkü işe 60 kişi neredeyse aynı serviste gidiyoruz. 40 kişi aynı bantta yan yana çalışıyoruz. Bizlerde korkuyoruz. Yetkililer bu defa en azından işçiyi de düşünsün. Bir defa bari kendimizi değerli hissedelim” diyerek sitem etti.